Türk Dünyası Kadın Araştırmaları dergisi
https://turkicworldwomen.com/index.php/pub
<p><strong>Türk Dünyası Kadın Araştırmaları (TDKA) Dergisi,</strong> Aralık <strong>2022 ayında</strong> yayın hayatına başlamış; hakemli, süreli, açık erişim ile ulaşılabilen, uluslararası yayın standartlarına uygun bir dergidir.</p> <p><strong>Türk Dünyası Kadın Araştırmaları Dergisi</strong>, Türk Dünyasında yer alan ülkelerde yaşayan Türk kadınlarına yönelik ulusal ve uluslararası düzeydeki özgün, akademik ve bilimsel çalışmalara yer vererek, bu alandaki bilgi birikimine katkıda bulunmayı ve söz konusu çalışmaları bilim dünyasına duyurmayı amaçlamaktadır.</p> <p><strong>Türk Dünyası Kadın Araştırmaları Dergisi</strong>’nin yayın dili Türkçe ve İngilizcedir. Ancak diğer Türk lehçeleri ile Rusça yazılmış makaleler de derginin o sayıda yayınlanan <strong>makalelerin</strong><strong> beşte birini</strong> geçmeyecek şekilde dergide yer alabilir.</p> <p>Dergiye gönderilen yazılarda, başka yerde yayımlanmamış olma ve başka bir dergide değerlendirme sürecinde olmama şartı aranır. Bilimsel toplantılarda sunulan bildiriler, öncesi belirtilmek ve daha önce yayımlanmamış olmak şartıyla kabul edilir.</p> <p>Türk Dünyası Kadın Araştırmaları Dergisi’nde sosyal ve beşerî bilimler ile eğitim, sağlık ve fen bilimleri gibi diğer bilim dallarında yapılan bilimsel özgünlüğün esas olduğu çalışmalar, bilimsel ve tarafsız hakem değerlendirmeleri sonrasında yayınlanmakta ve elektronik ortamda açık erişimle paylaşılmaktadır.</p> <p>Türk Dünyası Kadın Araştırmaları Dergisi,<strong> bahar ve güz (Mart ve Ekim) </strong><strong>dönemlerinde olmak üzere </strong><strong>yılda iki kez </strong><strong>yayımlanır</strong><strong>.</strong></p>Dr. Zhuldyz SAKHItr-TRTürk Dünyası Kadın Araştırmaları dergisi2979-9597TRABZON VİLAYETİNDEKİ HAPİSHANELERDE KADIN SUÇLULAR: XIX. YÜZYIL SONLARI VE XX. YÜZYILIN İLK ÇEYREĞİNDEKİ YAŞAM VE SAĞLIK KOŞULLARI
https://turkicworldwomen.com/index.php/pub/article/view/52
<p>Batı’da sanayileşme süreci ile birlikte XVIII. yüzyılda ortaya çıkan hapishaneler, Osmanlı Devleti’nde XIX. yüzyılın ikinci yarısından itibaren Batılı devletlerin baskılarının bir neticesi olarak görülmeye başlanmıştır. Devlet, içinde bulunduğu siyasi ve ekonomik buhrana rağmen, Batılı devletlerin modern tarzda hapishanelerin yapımı konusundaki baskılarına boyun eğmek zorunda kalmıştır. Bu bağlamda, modern hapishane konusu devletin çözmesi gereken önemli konular arasında yer almıştır. Tanzimat Fermanı’nın ilan edilişinin hemen ardından 1840’da ilan edilen yeni Ceza Kanunu modern hapishanelerin yapım sürecini başlatmıştır. 1851 ve 1858 tarihlerine ait yeni Ceza kanunlarından sonra artık ülke genelinde hapishane yapımı hız kazanmıştır. Osmanlı Devleti, Başta vilayet merkezleri olmak üzere sancak ve kazalarda hapishanelerin yaygınlaştırılması için çaba sarf etmiştir. XX. yüzyıl başlarına gelindiğinde her vilayettin, sancak ve kazalarında hapishaneler açılmıştır. Ancak açılan bu hapishaneler Batılı devletlerin modern hapishane projelerine uygun olarak inşa edilememiştir. 1858 yılında kabul edilen İngiliz Binbaşı Gordon’un raporunda ve 1880 yılında Tevkifhaneler ve Hapishaneler Nizamnamesinde her vilayette kadınlar için ayrı birer hapishane yapılması zorunlu tutulmuştu. Fakat, devlet kadın suçlulara yönelik modern hapishane binaları yapımını hedeflemiş olsa da mali imkânsızlıklar nedeniyle hayata geçirememiştir. Kadın suçlular vilayetlerde, sancak ve kazalarda bulunan erkek hapishanelerinde kendilerine ayrılan koğuşlarda, belirli bir ücret karşılığında kiralanan hanelerde veya imamın hanesinde infaz edilmişlerdir. Kadın mahkûm sayısının oldukça az olmasına rağmen kadın suçluların hapsedilmesi için birçok kazada hane kiralama ve gardiyan tayinine ihtiyaç duyulması, hapishane kira ücretleri ve gardiyan maaşlarının karşılanması konusunda devlete ciddi anlamda bir yük getirmiştir. Bu çalışma T.C. Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığı Osmanlı Arşivinde yer alan belgeler ışığında XIX. yüzyılın sonları ve XX. yüzyılın ilk çeyreğine kadar Trabzon Vilayetindeki hapishanelerde bulunan kadın suçluları, kadın hapishanelerini, yaşam ve sağlık koşullarına dair bilgileri ortaya koymayı amaçlamaktadır.</p>Menekşe YILDIZ USLU
Telif Hakkı (c) 2024 Türk Dünyası Kadın Araştırmaları dergisi
https://creativecommons.org/licenses/by/4.0
2024-11-032024-11-033513010.5281/zenodo.14027789NERİMAN NERİMANOV’UN HAYATI ve KADINA BAKIŞI
https://turkicworldwomen.com/index.php/pub/article/view/57
<p>Azerbaycan’ın ilk cumhurbaşkanı olan Neriman Nerimanov, aynı zamanda toplumun daha ileri taşınması için mücadele vermiş, devrimci bir idealistti. Sadece yaşadığı Azerbaycan’a değil, Türk dünyasına, özellikle de Türkiye Cumhuriyeti’ne destekleri olmuş, sıkı bir Türk milliyetçisiydi. Türkiye’nin Azerbaycan ve Rusya ile <a href="#_ftn1" name="_ftnref1">*</a>ilişkilerin arttırılmasında, zor savaş döneminde Türkiye’ye destekler vermekte öne çıkan bir isim olmuştur. İnsanlığın gelişimi onun en büyük yaşam amacı olarak dünyasına yerleşmiştir. Bunun için, eserlerinde toplumun durumuna ayna tutarak insanları bilinçlendirmiş ve sorunlara çözüm yolları aramıştır. Özellikle, kadının toplumda hak ettiği konuma getirilmesi ile toplumun gelişeceği inancı onda hâkim olmuştur. Nerimanov’un yaşadığı dönemde tüm Türkistan bölgesinde olduğu gibi Azerbaycan’da da kadının toplumsal alandan dışlanması söz konusu olmuştur. Nerimanov’a göre, bunun temel nedeni eğitimsiz toplum yapısı, dinin din adamları tarafından kendi çıkarlarına göre yorumlanması, kadına eşitlikçi bir çerçevede değil, cinsiyetine göre biçilen ve onu erkeğin gerisinde bırakacak roller verilmesiydi. Nerimanov kendi hayatında da sosyalizmin ilkelerini benimseniş bir devrimciydi. Onun kadına yönelik hedefleri daha çok sosyalizmin çerçevesinde şekillenmiş ve bu ilkeler doğrultusunda da hayata geçirilmeye çalışılmıştır. Yazdığı eserlerinde kadınların yaşadığı sorunlara sıklıkla değinen Nerimanov, sorun ve sorunun çözümünü bu eserlerdeki ana karakterler üzerinden giderek topluma gösterme çabası içinde olmuştur. Yaşadığı dönemin sosyolojik yapısı kadının köleleştirildiği, tüm dünyasının evlilik ile şekillendiği, toplum tarafından geri plana atıldığı bir özellikteydi. Nerimanov’a göre çözümün bizzat kadının kendisi tarafından yapacağı mücadele içinde onun eğitim ve iş hayatına dahil edilmesi ile çözüleceği fikrini savunmuştur.</p> <p> </p> <p> </p>Deniz GÜNEY
Telif Hakkı (c) 2024 Türk Dünyası Kadın Araştırmaları dergisi
https://creativecommons.org/licenses/by/4.0
2024-11-032024-11-0335314010.5281/zenodo.14027805 DENGE EYLEMLERİ: TÜRKİYE'NİN İNŞAAT SEKTÖRÜNDEKİ KADINLARIN KİŞİSEL VE PROFESYONEL TALEPLERİNİ KURUMSAL DEĞİŞİM SÜRECİNDE YÖNETMESİ
https://turkicworldwomen.com/index.php/pub/article/view/63
<p>İnşaat sektörü, uzun süredir cinsiyet eşitsizlikleriyle mücadele etmekte olup, kadınlar birçok meslekte ciddi şekilde temsil edilmemektedir. Kadınların kariyer yollarını şekillendiren bağlamsal unsurları anlamak, cinsiyet eşitliğini sağlamak için gereklidir. Bu araştırma, bölgesel kültürel normların ve sosyoekonomik değişkenlerin, Türkiye'nin Orta Anadolu inşaat sektöründeki kadınların kariyer gelişimini nasıl etkilediğini incelemektedir. Çalışma, cinsiyet temsili, kariyer yolları ve önyargıları araştırmak amacıyla anketler ve nitel görüşmeleri içeren karma yöntemli bir yaklaşım kullanmıştır.</p> <p>Bulgular, inşaat mühendisleri ve mimarlar arasında çeşitlilik gösteren bir işgücünü ortaya koyarken, aynı zamanda kariyer olanaklarının kısıtlılığı, cinsiyet ayrımcılığı ve işyeri önyargıları gibi devam eden zorlukları da tespit etmiştir. Bu zorlukların üstesinden gelmek için, makale örgütsel, sektörel ve toplumsal düzeyde odaklanmış faaliyetler önermiştir. Ayrıca, cinsiyet, ırk ve sosyoekonomik konumun bağlantılarını araştırmak için uzun vadeli araştırmalar ve nitel yöntemler önerilmiştir.</p> <p>Anket katılımcıları, mühendisler ve emlak danışmanları da dahil olmak üzere, cinsiyet kalıpyargıları, işyeri kültürü ve kadın rol modellerinin eksikliğini değişime yönelik önemli engeller olarak belirtirken, mentorluk programları ve cinsiyet kapsayıcı girişimler değişimin önemli itici güçleri olarak görülmüştür. Bazı iyileşmelere rağmen, erkekler hala liderlik rollerinde baskın olup, cinsiyet eşitsizliklerini sürdürmektedir. Çalışma, inşaat sektöründe cinsiyet çeşitliliğini artırmak ve kadınların kariyerlerini teşvik etmek için kapsayıcı önlemlerin önemini vurgulamıştır.</p>Masoumeh KHANZADEH
Telif Hakkı (c) 2024 Türk Dünyası Kadın Araştırmaları dergisi
https://creativecommons.org/licenses/by/4.0
2024-11-032024-11-0335416110.5281/zenodo.14027827TIFLÎ HİKÂYELERİNDEKİ KADIN TİPLERİNİN TOPLUMSAL CİNSİYET ROLLERİ ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ
https://turkicworldwomen.com/index.php/pub/article/view/62
<p>Tıflî hikâyeleri, halkın yaşayış tarzını, gelenek göreneklerini, örf ve adetlerini, giyim kuşamını, kadın erkek ilişkilerini, çeşitli meslekleri, çağının insanının günlük hayatını, eğlence kültürünü ve düşünce tarzını realist bir bakış açısıyla ele alan anlatılardır.</p> <p>Halk hikâyeleri, bir toplumun kültürel mirasının önemli bir parçasıdır ve genellikle toplumsal normlar, değerler ve ilişkiler hakkında derin öngörüler sunmaktadır. Tıflî hikâyelerin de toplumsal değerler ve normlar hakkında önemli ipuçları sunduğu görülmektedir. Aşk, bu hikâyelerin sıkça işlediği temalardan biridir. Tıflî hikâyelerinde aşk temasına baktığımızda da toplumsal cinsiyet rolleri bağlamında bu hikâyelerin cinsiyet rolleriyle sıkı bir ilişki içinde olduğu görülmektedir. Bu hikâyeler belirli toplumsal normlarını, cinsiyet rollerini, o dönemin toplumundaki cinsiyet beklentilerini ve algılarını yansıtmaktadır. Dolayısıyla Tıflî hikâyeleri, toplumsal cinsiyet rollerinin nasıl işlendiğini ve aşk gibi temaların nasıl bu rollerle etkileşime girdiğini gösteren önemli bir kaynaktır.</p> <p>Toplumsal cinsiyet rolleri, bir toplumun belirli cinsiyetlere atadığı ve o cinsiyetin nasıl davranması gerektiğini, hangi rolleri üstlenmesi gerektiğini belirleyen kültürel ve sosyal normlardır. Bu roller, geleneksel olarak erkeklik ve kadınlık gibi belirli cinsiyet kimliklerine dayanmaktadır ve toplumun beklentileri tarafından şekillenmektedir. Anlatılardaki kadın karakterlerin toplumsal cinsiyet rolleri üzerindeki etkilerini ve sonuçlarını anlamak için bu hikâyelerdeki kadın karakterlerin incelenmesi büyük bir önem arz etmektedir.</p> <p>Bu çalışmada Hikâyet, Tıflî Efendi Hikâyesi, Hikâye-i Tayyarzade, Hançerli Hanım Hikâyesi, İki Biraderler Hikâyesi ve Letâ’ifname adlı Tıflî hikâyelerindeki kadın tipleri incelenecektir. Nitel araştırma yönteminin bir deseni olan epistemolojik bir bakış açısıyla Tıflî hikâyelerinde tespit edilen kadın tiplerinin toplumsal cinsiyet rolleri üzerindeki etkileri ortaya konulmaya çalışılacaktır.</p>Havva YILDIZ
Telif Hakkı (c) 2024 Türk Dünyası Kadın Araştırmaları dergisi
https://creativecommons.org/licenses/by/4.0
2024-11-032024-11-0335626710.5281/zenodo.14027874PARVİN ETİSAMİ'NİN ESERİNDE KADIN ÖZGÜRLÜĞÜ
https://turkicworldwomen.com/index.php/pub/article/view/66
<p>Parvin Etisami, 20. yüzyıl Azerbaycan şiirinin en güçlü temsilcilerinden biridir. Kültür ve sanatın merkezi olan Tebriz'de doğdu ve orada büyüdü. Bu sanatçı, kadın hakkında pek çok söz yazdı, çok anı yayımladı. Şairin şiirinin ana temalarından biri de kadınların kaderi meselesidir. Parvin, İranlı kadınların zorlu yaşamını sadece bir şair olarak değil, aynı zamanda derin düşünme yeteneğine sahip bir kadın olarak da algılayıp yansıtabiliyor. Parvin'in kadınlarla ilgili şiirleri özel ilgiyi hak ediyor. Eski gelenek ve göreneklerin demir pençesine hapsolmuş, haklarından mahrum İranlı kadınların zorlu yaşamını büyük bir ustalıkla yazdı. <br>Parvin gerçekçi bir sanatçı gibi eserlerinde, sıradan insanların sefil yaşamı, yetimlerin içler acısı kaderi, yabancı emperyalistlere satılan nüfuzlu çevrelerin aşağılanması gibi insan yaşamının hemen her alanı tipik renklerle ustaca tasvir ediyor. <br>Şairin her zaman halkın eğitimine önem verdiği, mazlum ve cehalet mağduru kadınların haksızlıklarını gördüğü ve bu sefaletin ancak eğitim ve öğretimle önlenmesinin gerekliliğini gösterdiği eserlerinden anlaşılmaktadır. </p> <p>Vatanseverlik ve hümanizm temaları, toplumsal eşitsizliğe karşı keskin protesto motifleri, gericilik ve bağımsızlık, Parvin'in şiirinin ideal ve sanatsal kriteri olarak alınmış ve tüm eserleri bu bakış açısıyla yorumlanmıştır. Parvin Etisami, genel olarak Yakın ve Orta Doğu'nun şiirsel rengini taşıyan, özelde ise klasik İran edebiyatının etkisi altında büyüyüp şekillenmiş bir şairdir. Eserinde, antik ve ortaçağ şairleri Nasır Hüsrev, Sanai Gaznevi, Nizami Gencevi, Envari Abiverdi, Celaleddin Rumi, Sadi Şirazi ve diğer birçok ileri gelenin sanatsal mirasını derinlemesine incelemiş ve döneminin güncel konularını ele alırken onlardan yararlanmıştır. Şairin her zaman halkın eğitimine önem verdiği, mazlum ve cehalet mağduru kadınların haksızlıklarını gördüğü ve bu sefaletin ancak eğitim ve öğretimle önlenmesinin gerekliliğini gösterdiği eserlerinden anlaşılmaktadır. Parvin, genel olarak eserlerinde haklı olarak kadın sorununu haykırır.</p>Mahmizar MEHDİBEYOVA
Telif Hakkı (c) 2024 Türk Dünyası Kadın Araştırmaları dergisi
https://creativecommons.org/licenses/by/4.0
2024-11-032024-11-0335687310.5281/zenodo.14030245FEMİNİST SOSYAL POLİTİKA
https://turkicworldwomen.com/index.php/pub/article/view/38
<p><span class="TextRun SCXW235789086 BCX0" lang="TR-TR" xml:lang="TR-TR" data-contrast="auto"> <span class="NormalTextRun SCXW235789086 BCX0">Kita</span><span class="NormalTextRun SCXW235789086 BCX0">p</span><span class="NormalTextRun SCXW235789086 BCX0">; </span><span class="NormalTextRun SCXW235789086 BCX0">2016 yılında</span> <span class="NormalTextRun SCXW235789086 BCX0">kadın çalışmaları alanında pek çok araştırması ve çalışmaları olan Gülay Toksöz’e armağan edilmek </span><span class="NormalTextRun SCXW235789086 BCX0">amacıyla </span><span class="NormalTextRun SCXW235789086 BCX0">yazılmıştır. </span><span class="NormalTextRun SCXW235789086 BCX0">Bu amaçla birlikte </span><span class="NormalTextRun SCXW235789086 BCX0">Türkiye’deki kadınların hane dışındaki emeğinin yanında hane içindeki emeği de ele alınmış,</span><span class="NormalTextRun SCXW235789086 BCX0"> toplumsal cinsiyet eşitlikçi politika</span><span class="NormalTextRun SCXW235789086 BCX0"> tasarıları ve uygulamaları için de yol göster</span><span class="NormalTextRun SCXW235789086 BCX0">ici olmayı</span><span class="NormalTextRun SCXW235789086 BCX0"> amaçlamaktadır.</span><span class="NormalTextRun SCXW235789086 BCX0"> </span></span><span class="EOP SCXW235789086 BCX0" data-ccp-props="{"335551550":6,"335551620":6}"> </span></p>Esra YILMAZ
Telif Hakkı (c) 2024 Türk Dünyası Kadın Araştırmaları dergisi
https://creativecommons.org/licenses/by/4.0
2024-11-032024-11-0335747710.5281/zenodo.14030270TÜRKİYE’DE REFAH DEVLETİ VE KADIN
https://turkicworldwomen.com/index.php/pub/article/view/35
<p>Bu kitap, Türkiye'deki neoliberal iktisadi rejimin sosyal politikalar üzerindeki etkilerini, özellikle toplumsal cinsiyet ile kadın yönünden ele almaktadır. Kitap, piyasa, özel ile kamusal patriarkallığın etkileşimini vurgulayarak, kadın emeğinin bu üçlü kıskacın içinde nasıl bir rejime ve dışlama/sömürü mekanizmalarına tabi olduğunu incelemektedir. Ayrıca, sosyal güvenlik reformları ve bu reformların cinsiyetçi farklılaşmaları nasıl kurup yeniden ürettiğine odaklanarak kadınların sosyal güvence tahribatına maruz kalma süreçlerini analiz etmektedir. Yazar, toplumsal cinsiyet eşitliği taleplerinin, bu durum karşısında anlamını ve perspektifini sorgulamaktadır. Yazara göre bu eser, Türkiye'deki neoliberal toplumsal politika, siyasal İslam ile Avrupa Birliğine dahil olma aşamasının kesişiminde toplumsal cinsiyet münasebetlerinin nasıl tekrardan düzenlendiğini analiz eden ilk eserdir. Kitapta, bir taraftan "piyasalaştırılmış" bir sosyal güvenlik mekanizmasında kadın ve erkek arasındaki kanun eşitliğini özendiren, öteki taraftan ücretsiz bakım sağlamayı "kadın meselesi" haline getiren sosyal normları güçlendiren yasal bir çerçeve olarak incelenmektedir. Çeşitli ekonomik ve politik değişimlerin çelişkilerine dair birçok orijinal ve iyi araştırılmış görüşler sağlamakta olan bu kitabın, toplumsal cinsiyet, toplumsal siyaset ve refah devleti literatürüne kıymetli bir katkı olduğu aşikardır.</p> <p>Kitap, Batılı olmayan memleketlerde toplumsal cinsiyet ile refah devleti konusundaki münakaşalara faydada bulunmak ve toplumsal politika tatbiklerindeki değişikliklerin doğasını ve bunların kadınlar üzerindeki etkilerini ele almaktadır. Bu analiz, kadınlara eşitlik sözü veren reformların kimi hallerde kadınların ananevi toplumsal cinsiyet rollerini koruduğunu ve kadınların özel korumaya gereksinim duyan güçsüz ve savunmasız bir kesim olduğu önyargısını kuvvetlendirdiğini göstermektedir. Dolayısıyla bu kitap, refah devleti yapılarında yasalar çerçevesinde toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamaya ve kadınların ana gereksinimlerini karşılamaya yönelik politikalar olmadan yapılan değişikliklerin, kadınların kırılganlığını fazlaca yükselteceğini ve onları müdafaasız bırakacağını ileri sürmektedir.</p>Hasan Tahsin YAZICI
Telif Hakkı (c) 2024 Türk Dünyası Kadın Araştırmaları dergisi
https://creativecommons.org/licenses/by/4.0
2024-11-032024-11-0335788310.5281/zenodo.14030315